Enflasyon, fiyatlar genel düzeyinin sürekli olarak artması ya da artış hızıdır. Fiyat nedir? Bir ürünün satış bedelidir. Örneğin, bir kitap 25 liradır. 25 lira kitabın satış bedelidir. Bu fiyatın bedeli bir veya iki kere arttı diyelim bu önemli değildir.
Önemli olan bu fiyatın sürekli artış yaşamasıdır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun belirlemiş olduğu yaklaşık bin tane ürün var. Bu ürünler Türkiye’nin ekonomik yapısını ortaya çıkarır. Bu ürünlerin bazılarının fiyatı düşebilir ya da bazılarının fiyatı artabilir ama bu önemli değildir.
Önemli olan bu artışın ne kadar hızlı olduğudur. Örneğin yüzde 10, yüzde 15 gibi. Bir pazara gittiğinizi düşünün. Alışveriş yaptınız. Sonraki ay bir daha gittiniz. Eğer biz aynı ürünleri alamıyor isek enflasyon artıyor demektir. Aldığınız ürünü bir sonraki ay aynı fiyata alamıyorsanız üstüne fazla para vererek alıyorsanız demek ki bu ayki harcadığınız para değer kaybetmiştir.
Genelde televizyonda şöyle açıklamalar duyarız: Enflasyon bedelinin altında bir zam yapılıyor. Bu şu anlama geliyor. O kişi fakirleşiyor. O kişinin fakirleşmemesi için enflasyon oranında bir zam alması gerekiyor. Yani enflasyon paranın güç kaybetmesi demektir diyebiliriz.
Eğer üretim düşükse ve ürettiğimiz mal ve hizmetlerden daha fazla talep varsa bu talep fiyatı yukarı çeker. Bir üründen az varsa o ürün pahalıdır. Maliyet enflasyonu da üretim maliyetlerinin artmasıdır. Bunun birçok sebebi vardır. Ülkemiz yurt dışından ürün getirdiğinde dolarla veya farklı bir para birimiyle aldığı için bunların artışı sonucu maliyet enflasyonu ortaya çıkar. Merkez bankası bu duruma müdahale edebilir.