Edebiyat, kişinin duygu ve düşüncelerini, estetik kurallarla birlikte, kendine özgü bir dil kullanarak yazılı veya sözlü olarak dile getirmesi demektir. Bir olay, duygu, düşünce ve hayalleri dili kullanarak estetik bir biçimde ifade etme sanatıdır.
Bu tür edebî yazılar yazan sanatçılara da edebiyatçı denilmektedir. Edebiyatın da bir yöntemi vardır ve bu yüzden bir bilimdir. Edebiyatın güttüğü amaç; estetik ve güzelliktir.
Dil/üslup ve estetik/güzellik edebiyatın özelliklerinden olmazsa olmazdır ve bu özellikler hem okuyucuya hem yazara göre değişkenlik gösterir. Edebiyat aynı zamanda duygu ve düşüncelerimizi karşımızdakine anlatabilmek, aktarabilmek için bir araçtır.
Edebiyat milletler için, insanlar için, bizler için neden bu kadar gereklidir?
- Dil, edebiyatın temel ögesi; edebiyat, kültür birikiminin kendisidir.
- Edebiyat bir ulusun, milletin çağlar boyunca oluşturduğu sözlü ve yazılı dil ürünlerini ortaya koyar. Bu ürünleri ve onların yazarlarını bilimsel olarak inceleyen bilim dalı da edebiyat tarihidir. Edebiyat tarihi bir milletin geçmişten günümüze dünya anlayışını, düşünce yapısını ve değişimlerini, kültür ve uygarlık birikimlerini yeni kuşaklara aktarır. böylece geçmiş ve gelecek arasında, kuşaklar arasında bir köprü oluşturarak yeni gelen nesillerin daha doğruyu, iyiyi ve güzeli bulmalarına yardımcı olur.
- Kişi edebi eserleri okuyarak dilinin ve anlatım imkanlarının farkına varır. Dil bilinci kazanır. Bu anlamda kazanılan birikim düşüncelerin sözlü olarak aktarılması hususunda etkin bir kullanım sağlar.
- Bir milleti millet yapan edebiyatıdır.
- Edebiyat aslında insanı oluşturur. Ruhuna fayda verir. Daha sağlıklı bir ruh dünyasına kavuşmasını sağlar.
- Kişiye yaşamı ve dünyayı sanatın, ümitlerin, aşkların, cesaretlerin, ilgilerin ve kahramanlıkların ışığı altında aydınlatıcı bir yoldur.
- Edebiyat gerçekten de insan ruhunun gıdası, güneşi, mimarıdır.
- Edebiyat ve kültür bir millete ait olan en önemli birikimlerdir.
- Edebiyat bir ortak paydadır.