İçeriğe geç

İslam Dininin Kaynakları Nelerdir?

    İslam Dininin Kaynakları Nelerdir?

    İslam dininin kaynakları, kitap, sünnet, icma ve kıyas olmak üzere dört tanedir. İslam dinin dünyaya ve ahirete ilişkin bütün hükümleri şer’i deliller denen bu dört kaynaktan elde edilir. 1) Kitap: Kitap, Allah Teala tarafından Cebrail aracılığı Resulü Hz. Muhammed s.a.v’e Arapça olarak indirilen ve Mushaflarda yazılıp bize kadar tevatür yoluyla gelen Kuran’ı Kerim’dir. Kur’an şeri

    delillerin başı ve İslam dinin ilk kaynağıdır.

    2) Sünnet: Sünnet, kavli, fiili ve takriri olmak üzere üçe ayrılır:

    a) Kavli Sünnet: Peygamber s.a.v Efendimizin muhtelif vesilelerle söylediği sözlerdir. Bu sünnete hadis denir. Hz.

    Peygamberin s.a.v sözleri dini hükümleri açıklama mahiyetinde ise dinin kaynağıdır. Dinle ilişkisi olmayıp sadece dünya veya özel işlere ilişkin sözleri şer’ delil sayılmaz.

    b) Fiili Sünnet: Peygamber Efendimizin yapmış olduğu işlerdir. Namazın rekât ve rükünlerini eda etmesi, bir şahit ve

    davacının yemini kabul edip hüküm vermesi gibi işler onun fiili sünnetlerindendir.

    Peygamberimizin yalnız dine ilişkin fiilleri şer’i delildir. Yeme, içme ve giyimde takip ettiği yolda gibi, dinle ilişkisi olmayan fiilleri ise şer’i delil sayılmaz.

    c) Takriri Sünnet: Peygamber s.a.v Efendimizin yanında söylenen bir söze veya yapılan bir işe karşı susmasına yahut

    yapıldığını duyduğu bir iş hakkında ses çıkarmamasına takriri sünnet denir.

    Takrir, bir şeyi kabul etmek anlamına gelir. Peygamberimizin bir söz veya bir

    iş karşısında susması, o işin caiz veya mubah oluğunu gösterir.

    3) İcma: İcma, sözlük de bir konuda görüş birliği etme anlamına gelir. Istılahta ise Peygamberimizin vefatından sonra herhangi bir asırda müçtehitlerin şer’i bir meselenin hükmü üzerinde fikir birliği

    etmeleridir.

    4) Kıyas: Sözlükte bir şeyi başka bir şeyle

    karşılaştırmak demektir. Istılahta ise hakkında kitap, sünnet ve icma da hüküm

    bulunmayan bir meseleyi ortak benzerliğinden dolayı, hakkında hüküm bulunan bir mesele ile karşılaştırmak ve onun hükmünü buna da uygulamaktır.